Haberler

Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız Şartlar ve Haklarınız

TÜKETİCİ SÖZLEŞMELERİNDEKİ HAKSIZ ŞARTLAR Satıcı, sağlayıcı veya kredi verenlerin, tüketici ile müzakere etmeden tek taraflı olarak önceden hazırladığı standart sözleşmeler günümüzde özellikle kurumsal firmalar tarafından yaygın olarak kulanılmaktadır. Bu sözleşmeler satıcı, sağlayıcı veya kredi verenler tarafından profesyonelce hareket edilerek en ince ayrıntılarına kadar uzman hukukçularla birlikte değerlendirilip hazırlanmakta ve bunun ardından tüketicilere sunulmaktadır. Buna karşılık, tüketiciler, sözleşmenin karşı tarafına göre bilgi birikimi ve ekonomik açıdan daha zayıf durumdadırlar. Satıcı, sağlayıcı veya kredi verenlerin önceden hazırlamış oldukları sözleşmeleri çoğu zaman okumadan imzalamaktadırlar. Tüketicilere, sadece kendilerine sunulan önceden hazırlanmış matbu sözleşmeyi imzalayıp imzalamamak gibi iki seçenek sunulmakta, sözleşme hürriyetinin bir parçası olan sözleşmenin içeriğini serbestçe belirleme özgürlüğünden yoksun bırakılmaktadırlar. Bu sebeple haksız şart niteliğindeki sözleşme hükümlerine karşı korunması ve onun yapamadığı denetimin onun adına yapılması zorunlu olmaktadır. Bir sözleşme kaydının, haksız şart niteliğinde olduğunun kabulü için; Satıcı, sağlayıcı veya kredi veren tarafından tüketici ile görüşülmeden, önceden hazırlanmış olması, Dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olması yeterli görülmüştür. Bununla birlikte, bir sözleşme kaydının tüketicilere sunulan standart sözleşmenin içeriğinde yer alması, tüketici ile müzakere edilmediğinin karinesi olarak kabul edilmiştir. Haksız şart olduğu tespit edilip geçersiz sayılan sözleşme kayıtları olmaksızın, sözleşme ayakta tutulabiliyorsa sözleşmenin geçerliliği devam eder. Böyle bir durumda kısmi hükümsüzlük söz konusu olur ve sözleşmenin geri kalan kısmı geçerli kabul edilir. Satıcı, sağlayıcı veya kredi veren, haksız şart olması sebebiyle geçersiz kılınan söz konusu sözleşme kayıtları olmasaydı sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez. Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız Şartlar Hakkında Yönetmelik ekinde bir listeye yer verilmiş ve bu listede sınırlayıcı olmamak üzere örnekleyici şekilde, haksız şart niteliğinde olan bazı kayıtlar özel olarak belirtilmiştir. Bu kayıtlardan herhangi biri, tüketici sözleşmesinin içeriğine dâhil edilmiş ise, haksız şart niteliğinde kabul edilecek ve kesin olarak hükümsüz sayılacaktır. DENETİM Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, genel olarak kullanılmak üzere hazırlanmış sözleşmelerde yer alan haksız şartların, sözleşme metinlerinden çıkarılması veya kullanılmasının önlenmesi için gerekli tedbirleri almaktadır. ŞİKAYET Haksız Şartlarla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların çözümünde uyuşmazlığın parasal değerine göre; İllerde “Ticaret İl Müdürlüğü” ilçelerde “Kaymakamlık” bünyesinde oluşturulan “Tüketici Hakem Heyetleri” ile adliyelerde bulunan “Tüketici Mahkemelerine” başvuru yaparak haklarımızı kullanmamız mümkündür.
Haber Resim :

Güvensiz Ürünler ve Haklarınız

Tüketicinin korunması kavramı, tüketicilerin ekonomik menfaatlerinin korunmasının yanı sıra sağlık ve güvenliklerinin korunmasını da içermekte olup, Bakanlığımızca gerçekleştirilen piyasa gözetimi faaliyetleri bu amaca yöneliktir. Piyasaya arz edilecek her ürünün, insan sağlığı, can ve mal güvenliği, hayvan ve bitki yaşam ve sağlığı, çevre ve tüketicinin korunması açısından asgari güvenlik koşullarını sağlaması gerekmektedir. Tüketici ürünlerinin bu gereklilikleri karşılayıp karşılamadığı ise Bakanlığımız tarafından gerçekleştirilen piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetleri aracılığıyla kontrol edilmektedir. Ülkemizde tüketicinin korunmasından sorumlu tek otorite olan Bakanlığımız, tüketicilerimizin günlük hayatının vazgeçilmezi olan tekstil, ayakkabı, mobilya, kırtasiye, çocuk bakım ürünleri, oyuncaklar, diş fırçaları ve deterjanlar gibi birçok tüketici ürününün güvenliğinin sağlanmasından sorumludur. Bu ürünler özelliği gereği günlük hayatta hepimizin kullandığı ürünlerdir. Bu da Bakanlığımıza ayrı bir sorumluluk yüklemekte ve konuyu bir denetim görevinden ziyade sosyal sorumluluk görevi haline getirmektedir. Bakanlığımız; sorumluluğunda bulunan tüketici ürünlerinin denetimini ülke çapında ve yıl boyunca sürdürmektedir. Gerek ambalaj ve etiket kontrollerinden gerekse kimyasal, fiziksel ve mekanik testlerden geçirilerek denetlenen ürünlerden güvensiz bulunanlar derhal piyasadan toplatılmakta ve ilgililere idari para cezası uygulanmaktadır. Ayrıca ulusal TV ve gazetelerde yayımlanan ilanlar ve Bakanlığımız web sitesi üzerinden yapılan duyurular aracılığıyla tüketicilerin bu ürünlere ilişkin bilgilendirilmesi sağlanmaktadır. Satın aldığı ürünün güvensiz olduğunu düşünen tüketicilerimiz, Bakanlığımız Alo 175 Tüketici Hattı’ndan ve www.tuketici.gov.tr adresinden bizlere ulaşabilirler. TÜKETİCİLERİN ÜRÜN SATIN ALIRKEN DİKKAT ETMESİ GEREKEN HUSUSLAR Tüketicilerimizin maruz kalabilecekleri risklerin azaltılması noktasında Bakanlığımızca gerçekleştirilen denetimlerin yanı sıra, tüketicilerimizin de ürün satın alırken dikkat etmeleri gereken hususlar bulunmaktadır. Öncelikle satın alınan her ürünün ambalajı dikkatle incelenmelidir. Yaşanan kazaların birçoğu yanlış-hatalı kullanımdan kaynaklanmaktadır. Bu tür olayların önüne geçebilmek amacıyla ürün ambalajları üzerinde yer alan uyarılar dikkatle okunmalı, kullanım talimatları doğrultusunda hareket edilmelidir. Kullanıcı kitlesi çocuklar olan ürünler, teşkil ettikleri riskler ve oluşturabilecekleri tehlikeler açısından daha dikkatli olunması gereken ürünlerdir.
Haber Resim :

Süreli Yayınlar ve Haklarınız

GAZETE VE DERGİ GİBİ SÜRELİ YAYIN KURULUŞLARINCA DÜZENLENEN PROMOSYON UYGULAMALARINDA TÜKETİCİNİN SAHİP OLDUĞU HAKLAR Süreli yayın kuruluşları tiraj yükseltmek amacıyla zaman zaman gazete veya dergilere ek olarak okuyucularına bazı ürünler vermektedir. Süreli yayın kuruluşlarınca düzenlenen ve her ne amaç ve şekilde olursa olsun, bilet, kupon, iştirak numarası, oyun, çekiliş ve benzeri yollarla süreli yayın dışında ikinci bir mal veya hizmetin verilmesinin taahhüt edildiği veya verildiği uygulamalar, süreli yayın promosyonu olarak kabul edilmektedir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile süreli yayın kuruluşlarının verebileceği ürünlerin yönetmelikle belirleneceği öngörülmüştür. Bu kapsamda, “Süreli Yayın Kuruluşlarınca Düzenlenen Promosyon Uygulamalarına İlişkin Yönetmelik” ile birlikte süreli yayın kuruluşlarınca düzenlenen promosyon uygulamalarında; -Kitap, dergi, ansiklopedi, -Harita, atlas, yerküre, -Bayrak, afiş, poster, -Ajanda, takvim, -Kağıt ortamında basılı bulmaca, -Satranç takımı, -Sinema, tiyatro, müze, konser, opera, bale, sergi, festival ve sportif faaliyetlere ilişkin bilet, -Kültür turu, -Yurtiçi veya yurtdışında ifa edilmesi öngörülen yabancı dil eğitimi -Kitap, dergi, ansiklopedi, belgesel, film, tiyatro, müzik, konser, opera ve baleye ilişkin CD, DVD, Blu-Ray ve benzeri optik disk, dışında herhangi bir mal veya hizmet verilemeyecektir. Belli aralıklarla basılı olarak yayımlananların yanı sıra elektronik ortamda indirilebilen gazete, dergi gibi eserler de bu kapsamda değerlendirilmektedir. Ayrıca, promosyon uygulamalarının süresi günlük süreli yayınlarda 75 günü, haftalık süreli yayınlarda 18 haftayı, daha uzun süreli yayınlarda ise 12 ayı geçemeyecektir. Kupon biriktirilerek yapılan promosyon uygulamalarında, toplam kupon sayısının en az yüzde onu kadar yedek kupon yayımlanması zorunlu kılınmıştır. Süreli yayın kuruluşunun, promosyon uygulamasına ait reklamlarında uygulamaya konu olan mal veya hizmetin Türkiye genelinde teslim ve ifa tarihlerine ilişkin programını ilan etmesi zorunludur. Promosyon uygulamasına konu olan mal veya hizmetin teslim ve ifası, promosyon uygulamasının bitiminden itibaren kırk beş gün içinde ilgili süreli yayın kuruluşu tarafından yerine getirilecektir. Malın teslimi veya hizmetin ifası ile ilgili olarak tüketiciden herhangi bir bedel talep edilemeyecektir. Promosyon uygulaması süresince, süreli yayının satış fiyatı, ikinci ürün olarak verilmesi taahhüt edilen mal veya hizmetin yol açtığı maliyet artışı nedeniyle arttırılamayacaktır. Promosyon uygulamasına konu olan mal veya hizmet bedelinin tamamının veya bir bölümünün tüketici tarafından karşılanması istenemeyecektir. Belirtilen düzenlemelere aykırı hareket eden süreli yayın kuruluşları hakkında Bakanlığımızca idari para cezası uygulanmaktadır. Süreli yayın promosyonlarıyla ilgili şikâyetler Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğüne yapılabilir.
Haber Resim :

Abonelik Sözleşmeleri ve Haklarınız

Abonelik sözleşmesi, tüketicinin belirli bir mal veya hizmeti sürekli veya düzenli aralıklarla edinmesini sağlayan sözleşmelerdir. Günümüzde abonelik sözleşmeleri tüketicilerin asgari düzeyde karşılanması zaruri olan elektrik, su, doğal gaz, iletişim gibi birçok temel mal veya hizmeti edinebilmelerine imkân sağlamaktadır. Bu kapsamda 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve bu kanuna dayanılarak hazırlanan Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliğine göre; Satın alınan mal veya hizmete ilişkin olarak mevzuata uygun olarak hazırlanan abonelik sözleşmesi ve taahhütname tüketici ile imzalanarak birer örneği verilecektir. Tüketicilerin alacakları mal veya hizmete ilişkin olarak ödeyecekleri bedel başta olmak üzere taraflarının hak ve yükümlülükleri sözleşmede ayrıntılı olarak yer alacaktır. Hizmetlere ilişkin ücretlendirmeye ön ödemeli hizmetler haricinde hizmetin tüketiciye fiilen sunulmasıyla başlanılacaktır. Tüketiciler, abonelik süresince; imzaladıkları sözleşme ve taahhütnamenin bir örneği ile abone oldukları tarifeye ilişkin ayrıntılara ücret ödemeksizin erişebilecektir. Faturalandırma dönemi sözleşmede aksi kararlaştırılmadıkça bir ay olacak ve dönem değişikliği yapılarak birim fiyat arttırılamayacaktır. Son ödeme tarihinde ödenmeyen faturalarla ilgili olarak tüketiciden devlet alacakları için öngörülen gecikme zammı oranını aşmayan oranda gecikme faizi alınabilecektir. Tüketicinin açık talebi veya onayı olmaksızın abonelik sözleşmesi kendiliğinden uzatılamayacaktır. Sözleşme süresinin sonunda tüketicinin talep veya onayı olmaksızın mal veya hizmet sunumunun devamı halinde sunulan bu mal veya hizmetler için tüketiciden hiçbir bedel talep edilemeyecektir. Tüketiciler, elektronik haberleşme şebekesi üzerinden kendilerine içerik erişimi sağlayan katma değerli elektronik haberleşme hizmetleri ile ilgili sorunlarda hizmet aldığı sağlayıcıya da başvurabilecektir. Taahhüt süresince sözleşme ve taahhütname koşullarında değişiklik yapılamayacaktır. Belirli süre abone kalma taahhüdü karşılığında bedel indirimi, malın mülkiyetinin veya kullanım hakkının devri ve hizmetin ifasını içeren taahhütlü abonelik sözleşmelerinde taahhüt süresince sözleşme ve taahhütname koşullarında tüketici aleyhine değişiklik yapılamayacaktır. Taahhütlü aboneliğini süresinden önce fesheden tüketicilerden yararlandığı indirim, cihaz ve diğer faydaların tahsil edilmemiş bedelleri talep edilebilecek olup, taahhüt kapsamında tahsil edileceği belirlenen bedellerin henüz tahakkuk etmemiş kısmının bu tutardan düşük olması halinde sınır değeri olarak tüketici lehine olan tutar esas alınacaktır. Yeni yerleşim yerinde aynı nitelikte hizmet alması mümkün olmayan tüketiciler herhangi bir bedel ödemeden taahhütlü aboneliklerini feshedebilecektir. Sağlayıcı da taahhüt kapsamında verilen malın ayıbından sorumlu olacaktır: Tüketicilerin ödeme bildiriminin ayrıntılarına ücretsiz erişim ve bildirimin ücretsiz gönderilmesi hakları mevcut olup, bu bildirimin tüketiciye son ödeme tarihinden en az yedi gün önce gönderilmesi gerekmektedir. Tüketiciler, ödeme bildiriminde yer alan tutarın hatalı olduğu gerekçesiyle bildirimin düzenlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde itiraz edebilecektir. Tüketiciler, istediği zaman abonelik sözleşmesini feshetme hakkına sahip olup, fesih bildiriminin hüküm ifade etmesinden itibaren on beş gün içinde tüketicilere bedel iadesi yapılacaktır. Hizmet bedelini sonradan ödeyen tüketicilere fesih bildiriminin hüküm ifade etmesinden itibaren on gün içinde son bir fatura gönderilerek borçları konusunda bilgilenmeleri sağlanacaktır: Yüksek tarifeli çağrı merkezi ücretlerine son verilmiştir. Tüketicilerin satıcı veya sağlayıcı ile iletişime geçebilmesi için bir telefon hattı tahsis edilmesi ve bu hattın olağan ücret tarifesinden daha yüksek bir tarife üzerinden ücretlendirilmemesi zorunludur. Abonelik sözleşmeleri ile ilgili uyuşmazlıkların çözümünde uyuşmazlığın parasal değerine göre; İllerde “Ticaret İl Müdürlüğü” ilçelerde “Kaymakamlık” bünyesinde oluşturulan “Tüketici Hakem Heyetleri” ile adliyelerde bulunan “Tüketici Mahkemelerine” başvuru yaparak haklarımızı kullanmamız mümkündür.
Haber Resim :

Ayıplı Mal ve Hizmetlerde Haklarınız

SATIN ALDIĞIMIZ MAL VEYA HİZMETLER AYIPLI ÇIKARSA NE YAPMALIYIZ? Satın alınan mal veya hizmet; Taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun değilse, Objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımıyorsa, Sözleşmeye aykırı ise, Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımıyorsa, Satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırıysa, Muadili olan malların kullanım amacını karşılamıyorsa, Tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeriyorsa ayıplı olarak kabul edilir. Sözleşmeye konu olan malın, sözleşmede kararlaştırılan süre içinde teslim edilmemesi veya montajının satıcı tarafından veya onun sorumluluğu altında gerçekleştirildiği durumlarda gereği gibi monte edilmemesi sözleşmeye aykırı ifa olarak değerlendirilir. Satıcı, malı satış sözleşmesine uygun olarak tüketiciye teslim etmekle yükümlüdür. Teslim tarihinden itibaren altı ay içerisinde ortaya çıkan ayıpların teslim anında var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. a) Satın alınan malın ayıplı olması durumunda Tüketici; 1) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, 2) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, 3) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, 4) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme Haklarına sahiptir. Tüketici bu haklardan dilediğini kullanabilir. b) Satın alınan hizmetin ayıplı olması durumunda da Tüketici; 1) hizmetin yeniden görülmesi, 2) hizmet sonucu ortaya çıkan eserin ücretsiz onarımı, 3) ayıp oranında bedelden indirim, 4) sözleşmeden dönme, haklarına sahiptir. Tüketici bu haklardan dilediğini kullanabilir. Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir. Diğer Kanunlarda veya sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan veya hizmetten sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, mal alımlarında, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren, hizmet alımlarında ise hizmetin ifa tarihinden itibaren iki yıllık zaman aşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır. Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zaman aşımı hükümleri uygulanmaz. Malın veya hizmetin ayıplı olmasına rağmen, satıcı veya sağlayıcı tarafından seçimlik haklarımızın kullandırılmaması durumunda; uyuşmazlığın parasal değerine göre; İllerde “Ticaret İl Müdürlüğü” ilçelerde “Kaymakamlık” bünyesinde oluşturulan “Tüketici Hakem Heyetleri” ile adliyelerde bulunan “Tüketici Mahkemelerine” başvuru yaparak haklarımızı kullanmamız mümkündür.
Haber Resim :
Copyright © Bilinçli ve Örgütlü Tüketici Derneği 2016
Design Emrullah EZER - İbrahim ÇANKAL